muhatabını dört aşamalı bir modelle inşa eden vahiy

Kitap ve İnsan - kitapveinsan.com

İlahi bir inşa projesi olan vahiy, muhatabını dört aşamalı bir modelle inşa eder:

Vahiy, çoğunlukla içini boşaltıp yeniden anlam yüklediği kelime ve kavramlarıyla muhataplarının tasavvurunu inşa etmeyi amaçlar. Büyük-küçük (ekber-esğar), iyi-kötü (maruf-münker), hayat-ölüm (hayat-mevt), kazanç-kayıp (fevz/necat-husran), kâr-zarar (ribh-hasâra), değerli-değersiz (a’lâ-ednâ), bilgi-cehalet (ilm-cehl), yakın-uzak (karib-ba’îd) bunlardan bazılarıdır. İnsan hayatı bu gibi kavramlarla algılar. Bu gibi kavramlara yüklediği anlama göre hayatına istikamet verir.

*

Vahiy, önerme ve hükümleriyle muhataplarının aklını inşa etmeyi amaçlar. Mesela “Düşmanlık, yalnızca zalimleredir” (2/193), “Allah, kendisi için merhameti prensip edinmiştir” (6/12), “İnsan başıboş yaratılmamıştır” (75/36) gibi…

*

Vahiy, örnek olarak anlattığı şahsiyetlerle muhataplarının şahsiyetini inşa etmeyi amaçlar. Başta “örnek” olduğu açıkça dile getirilen Hz. İbrahim ve Hz. Muhammed olmak üzere, atıf yaptığı tüm peygamber ve salih insanları, muhatabının inşa etmek istediği şahsiyetine model olarak sunar.

*

Vahiy, ancak bütünsel bir okuma ve derin tefekkür sayesinde ulaşacağımız maksat ve ruhuyla, hayatı inşa etmeyi amaçlar. Mesela, başta insan olmak üzere tüm varlığın tabiatı çift kutupludur. İnsan, bu kutuplar arasında ideal denge noktasını gözetirse hem güvenliğini hem de özgürlüğünü garanti altına almış olur. Bu da mutluluğun reçetesidir. Bunlardan birinin diğerine feda edildiği bir hayat, insanın mutsuzluğuyla sonuçlanır. Bir şeyi yerinden etmek zulümdür. İnsanın görevi, eşyayı yaratılış amacına uygun kullanmaktır. Tersi hem eşyaya hem kendisine zulmetmek olur.

Alıntı: Mustafa İslamoğlu