İslam, insanı tümüyle yeni bir hayata (Enfâl, 24.) çağırır.
Bu çağrı, aklı körelterek onu işlevsiz hâle getiren her türlü cahilî unsurların hegemonyasından insanı kurtararak ona gerçek hürriyetini, aklını ve bilgisini özgürce kullanmasını sağlamıştır.
İslam, insanı, aklını kullanmaya, çevresinde cereyan eden olay ve olgular üzerinde düşünerek doğasına uygun yeni bir hayat kurmaya çağırmıştır. Bu yüzden İslam, tarihin en büyük değişim hareketidir. Dolayısıyla en büyük tecdid (yenileme) hareketi İslam’ın bizzat kendisidir. İslam, kendinden önceki tüm cahiliye unsurlarını temizleyerek kendisini, dolayısıyla da bağlılarını her türlü cahilî kirlerden, paslardan arındıran en büyük yenilemedir.
Müslümanlar olarak bugün bize düşen görev, Allah tarafından arındırılıp yenilenen dinine sonradan zaman içinde yeniden bulaşan cahilî unsurları ondan söküp atmak, onu ilk şeklindeki tazeliğine kavuşturmak olmalıdır.
Alıntı: Prof. Dr. Muammer Esen, 2009 – “Dinî Düşüncede Tecdid” adlı makalesinden