Allahsız yaşamanın hiçbir anlamı yoktur ve tüm insanlık Allah’a muhtaçtır. Bu nedenle aradığımız mutluluğun ve huzurun tek kaynağı Allah’a imandır.
- “İman edip de imanlarını herhangi bir zulümle kirletmeyenler var ya, güvende olma/güvenilir olma işte onların hakkıdır; doğruyu ve güzeli yakalayanlar da onlardır”. (Enam 6/82)
- “O’na yönelenler, inanıp güvenen ve Allah’ın zikri (Kitabı) ile kalpleri yatışanlardır. Kalpler ancak Allah’ın zikri ile yatışır”. (Rad 13/28)
Allah’a tam olarak güvendiğimizde O’nun yardımını hak ederiz. Yüce Allah Kur’an’da bu konuda pek çok örnek vermektedir. Ateşe atıldığınızda size zarar gelmeyeceğini hayal edebilir misiniz?
Ya da ateşin içinde kendinizi mutlu hissedebileceğinizi düşünebiliyor musunuz? Belki siz hayal edemeyebilirsiniz ancak İbrahim (as) bunu yaşadı.
“Dediler ki “Bir şey yapacaksanız, yakın şunu! Yakın da ilahlarınıza destek verin.” (Onu ateşe attılar.) “Ey ateş! İbrahim için serinliğe ve güvene dönüş” dedik. Bu yöntemle İbrahim’den kurtulmak istediler. Biz de onları en büyük zarara soktuk”. (Enbiya 21/68-71)
Resulullah Mekke’den çıkarken müşrikler onu takip ediyorlardı ve yanında sadece tek bir kişi vardı. Ama buna rağmen Allah’ın nebisinde herhangi bir zayıflık ya da endişe yoktu.
“Ona yardım etmezseniz etmeyin; Allah yardımını yapmaktadır. Hani bir gün, kâfirler onu, arkadaşıyla birlikte Mekke’den çıkmak zorunda bırakmışlardı da mağarada arkadaşına şöyle demişti: “Üzülme; Allah bizimle beraberdir.” Allah da onları rahatlatmış, görmediğiniz ordularla desteklemiş ve kâfirlerin sözünü yere düşürmüştü. Zaten yüce olan söz, Allah’ın sözüdür. Üstün olan ve doğru kararlar veren Allah’tır”. (Tevbe 9/40)
Musa (as) Firavun’a Allah’ın ayetlerini tebliğ edip oradan ayrılırken öldürülmemesi için Allah kendisine yardım etti, Firavun ve hanedanı denizde boğuldu.
“İsrailoğullarını denizden geçirdik. Firavun ile orduları, onları yakalamak ve ezmek için hemen peşlerine düştüler. Boğulmak üzereyken Firavun dedi ki “İsrailoğullarının inanıp güvendiği ilahtan başka ilah olmadığına inandım. Ben de tam teslim olanlardanım(müslümanlardanım)” “. (Yunus 10/90)
Allah müminlere yardım etme sözünüzden asla caymaz. Ancak Müslümanların bugünkü hali Allah’ı kitabından uzak olmalarındandır.
Cehalet, fakirlik ve savaş her yerde olduğu gibi din ticareti de mevcuttur.
Kendilerini Allah’ın yerine koyan, keyiflerince haramlar ve helaller uyduran İslam âlimleri bu durumun baş sorumlularıdır. Meşhur olmak ve daha fazla kazanabilmek için Allah’ın güzel dinini ticarete çevirdiler.
Hişam El-Abed