Adet gören kadın cünüp değildir. Cünüp olmadığı için ibadet yasağı getirmek de doğru değildir. Adetli kadın fazla kan kaybından dolayı zayıf düşeceği için oruç tutmak konusunda muhayyerdir. Zayıf düşmesinden korkarsa tutmayabilir ama böyle bir tehlike görmez de oruç tutmak isterse orucunu da tutabilir.
Namaz konusunda; eğer kanama sürekli ise ve bunu önleyecek bir gücü yoksa namazını kılmayabilir ama bugünkü şartlarda hanımların artık böyle bir problemi yoktur. Dolaysıyla bütün tedbirleri aldıktan sonra abdestini alarak namazını kılabilir hatta bana göre kılmalıdır da. Çünkü adetli kadınlara konan yasak Bakara suresi 222. ayette açıkça ortaya konmuştur ve orada bu konularda herhangi bir yasak yoktur.
“Sana “kadınların adet halini” sorarlar. De ki: “O, (kadını sıkıcı ve erkeği tiksindirici) bir rahatsızlıktır. Bu yüzden adet halinde kadınlardan uzak durun ve temizlenmelerine kadar onlara (cinsel ilişki için) yaklaşmayın…”
Hal böyleyken ve Kur’an’da hüküm açıkken, kadınları özel hallerinde cünüp gibi değerlendirmek yanlış olur. Vücudun herhangi bir yerindeki kanama ile *mesela burun kanaması- tamamen rahmin temizlenmesiyle alakalı olan bir kanamanın hiçbir farkı yoktur. Diğer kanamalarda durum ne ise adet kanamasında da durum aynıdır. Sadece cinsel ilişkiyle alakalı olan yasağı anlamak da zor değildir. Bu durum her iki taraf için de gerek sağlık ve gerekse tiksinti verici olması bakımından önemlidir.
Cemal Külünkoğlu – http://www.cemalkulunkoglu.com