Kuran’a göre Melun olan kişiler (veya gruplar) kimlerdir?

Kitap ve İnsan - kitapveinsan.com

 

Lanet ne demektir? Kuran’a göre Melun olan kişiler (veya gruplar) kimlerdir?

Arapçadaki lanet, öfke nedeniyle bir kişi veya grubu tamamen dışlamak ve onunla ilişkiyi kesmektir. Dini anlamda lanet, Allah ile onu kızdıran insanlar veya gruplar arasındaki ilişkiyi tamamen koparmaktır. Laneti hak eden kişi, Allah’tan yardım bulamaz:

“Onlar, Allah’ın dışladığı (lanetlediği) kimselerdir. Allah kimi dışlarsa sen ona yardım edecek birini göremezsin.” (Nisa 4/52)

Allah’ın lanetini hak eden insanlar veya gruplar kimlerdir?

  1. Kâfirler, yani Allah’ın ayetlerini görmezden gelen kimseler:

““Bizim gönlümüz tok!” dediler. Hayır, ayetleri görmezlikten gelmeleri sebebiyle Allah onları lânet etti (dışladı). Artık pek azı inanır.” (Bakara 2/88)

“Nihayet Allah katından, yanlarında olanı onaylayan kitap geldi. Önceleri kâfirlere karşı önlerinin bu Kitapla açılmasını bekliyorlardı. Ama tanıdıkları Kitap gelince onu görmezlik edip kendileri kâfir oldular. Allah’ın laneti (dışlaması) böylesi kâfirleredir.” (Bakara 2/89)

Kâfirlerin Allah’ın ayetlerini bilmeleri zorunludur, sonra o ayetleri gizler, üstünü örter ve görmezden gelirler. Küfrün lugat anlamı “örtmek”tir.

“Bazı yüzlerin ak olduğu, bazı yüzlerin de karardığı hesap gününde, yüzleri kararanlara şöyle denir:

“Siz inandıktan sonra kâfir oldunuz, değil mi? Kâfir olmanıza karşılık, tadın şu azabı!” (3/106)

Allah’ın ayetleri kendilerine ulaşmayanlar bu sebeple kâfir olarak isimlendirilmezler. Bunun için Yüce Allah başka bir ayette şöyle buyuruyor:

“Kâfirler, zaman zaman “Keşke biz de tam teslim olanlardan (Müslümanlardan) olsak” diye çok arzu ederler.” (15/2)

Allah, “keşke iman edenlerden olsaydık” demiyor. Yani onlar kalben iman ediyor olabilirler, sonra imanlarını ve Allah’ın ayetlerini örterler ve teslim olmazlar.

  1. Allah’ın ayetlerini başkalarından saklamaya çalışan kimseler:

“Bu kitapta açıkça ortaya koyduğumuz halde indirdiğimiz açıklayıcı ayetleri ve ana ayetleri gizleyenleri Allah lânet eder (dışlar);dışlayacak durumda olan kimseler de dışlarlar.” (Bakara 2/159)

Hangi durumda lanetten kurtulmak olur? Ayet cevap veriyor:

“Tevbe eden (hatasından tam olarak dönen), kendini düzelten ve gizlediklerini açıklayanlar başka; onların tevbesini kabul ederim. Tevbeleri kabul eden ve iyiliği bol olan Benim.” (Bakara 2/160)

“Ayetleri gizleyen ve gizlemişken ölenleri; Allah, melekleri ve bütün insanlar dışlayacaktır.” (Bakara 2/161)

  1. Cumartesi yasağını çiğneyen kimseler:

“Ey kendilerine Kitap verilenler! Sizin yanınızda olanı tasdik eder özellikte indirdiğimize (bu Kitaba) inanıp güvenin, yoksa itibarınızı yok eder, sizi yüzüne bakılmaz hale getiririz veya cumartesi yasağını çiğneyen ahaliyi dışladığımız (lanetlediğimiz) gibi sizi de dışlayabiliriz. Allah’ın emri daima yerine gelir.” (Nisa 4/47)

  1. Bir mümini bile bile öldüran kişidir:

“Kim bir mümini kasten öldürürse cezası, içinde ölmemek üzere kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu dışlamış (lanetlemiş) ve onun için büyük azap hazırlamıştır.” (Nisa 4/93)

  1. İblis:

“Allah, şeytanı dışlamıştır (lanetlemiştir). O demişti ki “Ne olursa olsun, senin kullarından belli bir takımını ele geçireceğim.”  (Nisa 4/118)

“Hesap verme gününe kadar lanetim senin üzerinde olacaktır.” (Sad 38/78)

  1. Bile bile yalan söylemekte ısrar eden kimseler:

“Bu bilgi geldikten sonra kim sana delil getirmeye çalışırsa de ki: “Gelin, çocuklarımızı ve çocuklarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım, sizler ve bizler de katılalım, sonra kendimizi feda edelim de ‘Allah’ım! Yalan söyleyeni lânet et (dışla)!’ diyelim.””  (Al-i İmran 3/61)

  1. Allah ile antlaşmayı bozan kimseler:

“Sözlerinden caydıkları için onları dışladık (lanetledik), kalplerini katılaştırdık. Kelimelerin anlamlarını yerlerinden kaydırarak tahrif ederler. Kendilerine hatırlatılan gerçeklerden nasip almayı unuttular. Pek azı müstesna onların yaptıkları bir hainliği haber alırsın. Yine de Onlara aldırma ve yeni bir sayfa aç. Allah, güzel davrananları sever.”  (Maide 5/13)

“Allah’a kesin söz verdikten sonra cayan, Allah’ın kurulmasını istediği bağı koparan ve doğal düzeni bozanlar var ya; işte onların karşılığı dışlanmadır (lanettir), yurdun en kötüsü onlarındır.” (Rad 13/25)

  1. Kötü tanımlamaları Allah’a isnat eden kimseler:

“Yahudiler “Allah’ın eli sıkıdır” dediler. Sıkı olan onların elidir. Böyle dedikleri için dışlandılar (lanetlendiler). Hayır, Allah’ın iki eli de açıktır; nasıl tercih ederse öyle verir. Rabbinin sana indirdiği, onlardan birçoğunun azgınlığını ve kâfirliğini artıracaktır. Onların arasına, (mezardan) kalkış gününe kadar sürecek bir düşmanlık ve nefret sokmuşuzdur. Ne zaman bir savaş ateşi tutuştursalar Allah söndürür. Onlar kurulu (doğal) düzeni bozmak için çaba gösterirler. Allah, bozguncuları sevmez.” (Maide 5/64)

  1. Allah’ın lanetini hak eden kimseler cehennemde olacaklar:

“Cennet ahalisi, cehennem ahalisine şöyle seslenir: “Rabbimizin bize verdiği sözün gerçek olduğunu gördük. Rabbinizin size verdiği sözün gerçek olduğunu siz de gördünüz değil mi?” (deyince) “Evet!” derler. Aralarında bir tellâl şöyle haykırır: “Allah yanlış yapan o kimseleri dışlasın (lanetlesin)!” (Araf 7/44)

  1. Delil olmadan bir kadın zina suçlamakta bulunan kimseler:

“Bir şeyden haberi olmayan namuslu mümin kadınlara iftira edenler, dünyada da ahirette de dışlanmışlardır. Onların payına düşen büyük bir azaptır.”  (Nur 24/23)

  1. Allah Resulünü zarar veren veya incitmeye çalışan kimseler:

“Allah’ı ve Elçisini incitenleri, Allah dünyada da ahirette de dışlar; onlara alçaltıcı bir azap hazırlar.”  (Ahzab 33/57)

  1. Zalimler:

“O gün zalimlere, özür beyan etmelerinin bir faydası olmaz. Hak ettikleri dışlanmadır(lanettir), hak ettikleri yurdun kötüsüdür.”  (Mümin 40/52)

  1. Münafıklar ve Müşrikler:

“Bir de Allah hakkında kötü düşünceleri olan o ikiyüzlü (münafık) erkek ve kadınlarla müşrik erkek ve kadınlara azap versin diye yaptı. Onların kötü düşünceleri başlarına iş açacaktır. Allah onlara öfkelenmiş, onları dışlamış ve cehennemi onlar için hazırlamıştır. Ne kötü hale gelmektir o!” (Fetih 48/6)

Hisham Alabed, 21.09.2018