DERİ ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Prof. Dr. Emel Bülbül Başkan, ebeveynleri, çocukların makyaj yapmaları ve makyaja özenmeleri konusunda uyardı.
Prof. Dr. Başkan, çocukların psikolojik etkenlerle makyaja yönelerek bu ürünleri kullanmaları durumunda kalıcı hasarlar meydana gelebileceğine dikkat çekti.
Uludağ Üniversitesi öğretim üyesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Prof. Dr. Emel Bülbül Başkan, lise, ortaokul ve ilkokul-anaokulu dönemindeki kız çocuklarının makyaja özenmeleri ve bu tarz ürünleri kullanmaları konusunda ebeveynleri uyardı.
Prof. Dr. Bülbül Başkan, özellikle lise çağındaki genç kızların ergenlik sivilcesi problemi ile karşılaştıklarında bunları makyajla kapatma yoluna başvurduklarını, ancak bu makyaj ürünlerinin daha çok sivilceye sebep olarak bir kısır döngüye girildiğine dikkat çekti.
Prof. Dr. Bülbül Başkan,
“Sivilce problemi olan genç kızlar tedaviden önce kapatma yoluna gidiyorlar. Bunun için fondötenler, allıklar gibi makyaj malzemeleri kullanabiliyorlar. Hâlbuki bu tür uygulamalar cildin yağlı olduğu, sivilce problemi yaşandığı bu dönemde bu sorunu daha da artırıyor. Dolayısıyla kısır bir döngü içine giriyorlar; makyaj yaptıkça daha çok sivilce çıkıyor, daha çok sivilce çıktıkça daha çok makyaj yapıyorlar. Burada yapılması gereken, sağlıklı bir cilt için ne yapılması gerektiğini öğrenmektir. Sivilce gibi sorunlarla karşılaşıldığında kapatmaya çalışmaktansa bir deri ve zührevi hastalıklar uzmanlığına danışmak daha doğru olacaktır. Burada gençlerimiz için en önemli öğreti, önemli ve güzel olanın sağlıklı olan bir cilt olduğunu anlatabilmektir. Özel günlerde illaki bir makyaj yapmak gerekiyorsa, yaşlarına uygun iyi kalitede, pastel tonlarda makyaj malzemeleri tercih edilebilir. Ama bu kesinlikle günlük kullanım için önerilen bir durum değildir” diye konuştu.
PSİKOLOJİK VE FİZİKSEL SORUNLAR
Lise çağından daha da önceki dönemlerde kız çocuklarının makyaj yapmak istemelerinin altında çeşitli psikolojik ve ya fiziksel sorunlar yatabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Başkan,
“Bunlar çevrelerinde oluşan popüler kültürün etkisi olabileceği gibi idol olan oyuncu, şarkıcı gibi kişilere özenme durumu da olabilir. Öte yandan bir erken ergenlik durumunu dahi çağrıştırabilir. Ebeveynlerin bu dönemde çocuklarına her yönden destek olmaları gerekiyor. Özellikle psikolojik olarak, çocuk tarafından makyaj bir ihtiyaçmış gibi görülüyorsa, bunun sebepleri araştırılıp bu konuda psikolojik destek alınmalıdır” dedi.
‘ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAĞI YERLERDE SAKLAYIN’
Öte yandan, henüz bebeklik döneminden yeni çıkmış 4-10 yaş arası çocuklar için kozmetik ürünlerinin ilgi çeken objeler olduğu konusunda da anne-babaları uyaran Prof. Dr. Bülbül Başkan, oyuncak olarak dahi ilgili kırtasiye ve oyuncakçılarda bu tarz ürünlerin satıldığını söyledi.
Prof. Dr. Bülbül Başkan,
“Kontrolsüz satılan bu tür malzemelerin içinde ciddi oranda alerji tetikleyici, hatta kansorejen maddeler var. Dolayısıyla kendimiz makyaj yaparken bunu çocuklarımıza özendirmememiz gerekiyor. Ayrıca küçük yaştaki çocuklara makyaj yapmak iyi niyetli bir uygulamaymış gibi görülebilir ama, ciddi anlamda kötü sonuçlar doğuracaktır.
Bu uygulama ödem, döküntü ve kalıcı yara oluşumlara sebep olabilir. Kendimize ait makyaj malzemelerini çocukların görmesi durumunda çocuklar bunları masum ürünler gibi görerek kendilerine sürebilir, yalayabilir veya yutabilirler.
Bunların da bir kimyasal madde olduğunu unutmadan, kimyasal güvenlik kuralları çerçevesinde makyaj ürünlerini çocukların ulaşamayacağı yerlerde saklamak gereklidir” diye konuştu.
07.10.2017 – Enver Fatih TIKIR/BURSA, (DHA)