Asr Suresi ve iman etmekte olanlar….

Kitap ve İnsan - kitapveinsan.com

Asr Suresi’nde “iman etmekte olanlar hakta tavsiyeleşir ve sabırda tavsiyeleşir” diye tanımlanır. İman edenler, tam “iman etmiş”lerin, “dini bütün”lerin ötekilerine hakkı telkin ettiği ast-üst ilişkili toplumu değil, karşılıklı fikir alışverişine dayalı açık bir toplum inşa eder.

İman etmiş olmayı, diğerlerine göre daha yetkili olma gerekçesi kabul eden bir “din” ruhban sınıfını kurgulayan, engizisyonu doğuran, Allah’a yakınlaştıranları dokunulmaz kılıp putlaştıran güç dinidir. Din, güce değil hakikate dayanır. Kuvvet haktadır; hak kuvvette değildir.

Kuvvetiyle haklı çıkanların, “kutsal” ve “dokunulmaz” olanları ve “sorgulanmaz ve isyan edilmez” olan fetiş nesnelerini kullanmaktaki maharetine tarih şahittir. Saf din, iktidar enstrümanlarına tenezzül etmez, güç odaklarına müstağnidir. Din sivildir; devletlû değildir.

Bakınız: Rum, 30-32:

Din, hakikatin tarafı olmaktır. Hak’la olmakdır. Haklı olmak, her zaman Hak’la olmak demek değildir. Kuvvetli olanın haklılığı üzerinden benimsenmiş bir Hak, Hak’la olmak değil güç’le olmaktır, kuvvetin yanında durmaktır. Hakkın hatırını değil kuvvetin hatırını öncelemektir.

Hakkın hatırını bir kere kırınca, kuvvetin estiği her yöne, gücün savurduğu her yola, devletin dayattığı her hale, güçlülerin desteklediği her ele teslim oluruz. Sonrası “hüsran…” olur. Asr’ın şahitliğiyle, elimizdeki cevheri yitirir; cürûfumuzla kalırız; iflas ederiz.

Senai Demirci, 15.05.2021