“İnsanlara güzel söz söyleyeceksiniz” (Bakara 2/83).
İnsan sosyal bir yaratıktır, başkalarından ayrı yaşayamaz, yani başkalarıyla konuşmaya mecburdur, hatta bazen ondan tamamen farklı olan insanlarla konuşmak zorunda kalır, bu nedenle insanın her zaman ağzından çıkan kelimeleri kontrol etmesi gerekir.
“Şimdi söyle kullarıma: Birbirlerine karşı sözü en güzel biçimde söylesinler; çünkü Şeytan aralarını açmak ister. Gerçek şu ki, Şeytan insanın apaçık düşmanıdır” (İsra 17/53).
Kur’ân, bizden düşünce yönünden farklı olan insanlarla bile güzel ve nazikçe konuşmamızı ister:
“Önceki vahiylerin mensuplarıyla tartışırken, haksızlık etmedikleri sürece en güzel yol ve yöntemden başkasına itibar etmeyin ve deyin ki: “Biz bize indirilene de, size indirilene de inanmışız; bizim de, sizin de ilahınız bir ve tektir. Biz kayıtsız şartsız sadece O’na teslim olmuşuz.”” (Ankebut 29/46).
Allah, Musa ve Harun’a Firavun ile konuşurken en iyi biçimde konuşmalarını emretti:
“Siz ikiniz doğruca Firavun’a gidin, çünkü o pek azdı! Fakat ona konuşurken yumuşak bir üslup kullanın! (O zaman) belki söz dinler, ya da en azından (daha ileri gitmekten) çekinir. “(Ta Ha 20/43-44).
İnsan bir kelimeyle dahi mutlu olabilir veyahut üzülebilir. Küçümseyebileceğimiz bir tek kelimenin dahi Allah’ın dininde önemli bir yeri vardır. İnandığınız şeyleri eylemlerinizle destekleyemiyorsanız, en azından onları sözlerinizle desteklemeye çalışın. Allah güzel bir sözü, güzel bir ağaca benzetti:
“Görmedin mi Allah nasıl bir örnekleme yaptı? Güzel bir sözü, güzel bir ağaca benzetti; kökü sağlam, dalları göğe doğru uzanmış bir ağaca. Ağaç, Rabbinin izniyle her hasat mevsiminde yemişini verir. Allah insanlara böyle örnekler verir, belki akıllarını başlarına toplarlar. ” (İbrahim 14/24-25).
Ebeveynlerimizle ilişkilerimizde de bu kuralın pratik bir uygulaması vardır. Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
“Zira senin Rabbin, başkasına değil yalnızca kendisine kulluk etmenizi emreder. Bir de ana babaya iyilik etmeyi… Eğer onlardan biri ya da ikisi senin yanındayken yaşlanırsa, sakın onlara “Of!” bile deme ve onları azarlama! Aksine onlara gönül okşayıcı şeyler söyle!” (İsra 17/23).
Bizden bir şey istendiğinde dahi, sözlerimize dikkat etmemiz gerekir:
“Her durumda yardım isteyeni azarlama!” (Duha 93/10).
Zulüm, insana derin bir acı verir ve insanın sözlerini kontrol etmekte güçlük çekmesine yol açar.
Kur’ân, insana yapabileceğinden daha fazlasını yüklemez, bunun yanında ezilen insanın duygularını dahi önemser. Kur’ân, insanın duygularını koruyan bir kitaptır.
“Allah, kötü sözün açığa çıkarılmasından hoşlanmaz; haksızlığa uğramış olan başka. Allah dinler ve bilir.” (Nisa 4/148).
Kur’ân’dan Mesajlar, s.10-11