İnsan en önce kafasına Allah’ın adalet sahibi olduğunu yerleştirmeli, hayatındaki olumsuzluklar için kendi yanlışlarını bulmalı ve onları düzeltmeli yoksa Allah asla zulüm edici değildir.
Kimsenin kötülüğünü istemez aksine insanların iyiliklerini ister. İnsanca yaşayana insanca muamele edilir.
Geçmişteki tüm kavimler ve tüm insanların başlarına gelenler kendi yaptıklarının sonucu, kendi zulüm ve isyanları sebebi iledir.
İnsanın Allah’ın adaletinin gereği olarak “tercih gücü” vardır. Seçimini kendi yapar, yaptığı seçimin sonucu da hayatına olumlu ya da olumsuz olarak yansır.
Zalimlerin başına gelenler El-Adl isminin tecellisidir. İnsan yaptığı kötü tercihler nedeniyle olumsuz bir hayat yaşıyorsa bu olumsuz hayatının sebebinin kendi tercihleri ve yaptıkları nedeniyle oluştuğunu idrak etmeli, önce yaptıkları ve tercihleri için samimi bir tövbe etmeli ve kendini düzeltmelidir.
Allah’a isyan etmek, Allah başıma bunları getirdi, kötü kader yazdı demek Allah’a iftiradır, zulümdür.
Kendi olumsuz hayatının daha da olumsuz olmasına yol açar, sonsuzluğunu tehlikeye atar.
