Sen ancak, Kur’ân’a uyan ve görmeden Rahmân’a saygı duyan kimseyi uyarabilirsin. İşte böylesini bir af ve güzel bir ödülle müjdele. [Yasin, 11]
Kur’an’da ki ayetlerin her biri ne kadar güzel değil mi? Telaffuzu değil, anlamı, manası! Hayatımıza nasıl yön verebildiği, tabi uygularsak.Tabi ben Kur’an’ı anlamam diyen bir kesimimiz de var.
Elbet biz gönülden inanacak herkes için ayetlerimizi açık ve anlaşılır kılmışızdır. [Bakara, 118]
Allah aşkınıza siz hiç Kur’an okumuyor musunuz? Kur’an alfabesini okuyanlardan bahsetmiyorum, yada 3 sene 5 sene arapçadaki harfleri çıkartmak için boşu boşuna kursa gidenlerden hiç bahsetmiyorum. Harflerin çıkışıyla mı amel edeceksiniz diye hiç de sormuyorum!
Doğrusu Kur’ân, sana ve kavmine bir şereftir. İleride ondan sorumlu tutulacaksınız. [Zuhruf , 44]
Olay bu! Ondan sorumlu tutulacağız. İçinde ne yazıyorsa hayatımıza onları taşıyacağız.
Yoksa ne fayda!
‘Kur’an HAYAT KİTABIDIR, Sevap makinası değil!’ Çok seviyorum bu sözü.
Kur’an Hayat Kitabı! Şu kadar okursak zengin olacağımız, bu kadar okursak koca bulacağımız, bilmem ne kadar okursak vücudumuzun şifa bulacağı bir Kitap değil!
Ey insanlar! Rabbinizden size bir öğüt, sinelerdekine bir şifa, müminler için bir hidayet ve rahmet gelmiştir. [Yûnus, 57]
Ne diyor Rabbimiz:
Kur’ân, uydurulabilecek bir söz değildir. Aksine Kur’ân, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi açıklayan; iman eden toplum için bir rahmet ve bir rehberdir. [Yûsuf, 111]
Kur’an her şeyi açıklayan ve iman eden bir toplum için rahmet ve rehberdir. Her hangi bir şeyin bile rehber olması için önce onu tanımamız lazım, okumamız lazım, anlamamız lazım. Kur’an’ı anlayarak okumazsak bize nasıl rehber olabilir? Hiç düşündük mü?
Ben anlamam diyenler, siz anlaşılmamak için konuşur musunuz? Hayır değil mi? Peki, Allah anlaşılmamak için konuşmuş olabilir mi? Böyle bir iftira olabilir mi?
Elbet biz gönülden inanacak herkes için ayetlerimizi açık ve anlaşılır kılmışızdır. [Bakara, 118]
Kur’an anlaşılmaz bir kitap değil! Kesinlikle değil! Bu düşüncenizi bir kenara atın, yoksa Allah’a iftira atmış olursunuz! Bu da ifiraların en büyüğü, en vahimi!
Allah’a karşı yalan iftira uydurandan daha zâlim kimdir? Bunlar Rabblerine sunulurlar ve tanıklar da, “Rabblerine karşı yalan söyleyenler bunlardır” derler. Biliniz ki, Allah’ın laneti zâlimler üzerinedir. [Hûd, 18]
Ve ayetleri okuduğumuz zaman hayatımıza bir şey katmıyorsa, yanlışlarımızı düzeltmemize yararı olmuyorsa, o okuma sadece yüzündendir. Hayatımıza faydası olmuyorsa demek ki bize de faydası yoktur. Müslümanlar doğruyu araştıranlardır, onlardan olmamız temennisiyle…
“Bizden Allah’a teslim olanlar da var, hak yoldan sapanlar da var. Müslüman olanlar doğruyu araştıranlardır.” [Cin, 14]
G. K. 15.02.2014 – Kaynak ve daha fazlası için, kardeş bloğumuz: http://sadeheceler.blogspot.com.tr/2014/02/musluman-olanlar-dogruyu-arastranlardr.html