Modern kölelik bugün dünyaya hâkimdir. Modern köleliğe engel olan tek şey Kur’an’dır. Modern kölelik, Kur’an öncesi dönemde (cahiliye dönemi) var olan köleliğe göre daha tehlikelidir. Faiz (Riba), modern köleliğin iki temelinden biridir.
***
Kur’an Kölelik Sistemini Reddeder:
İslam’ın özü bir tek olan Allah’a kul olmaktır. Şirk ise affı olmayan günahtır. İslam’a göre bütün insanlık haklar ve görevler noktasında eşittir.
“Allah’a kul olun; sizin başka ilahınız yoktur.” (Hud, 50).
“Allah kendisine ortak oluşturulmasını (şirki) bağışlamaz. Bunun altında olan günahları, şirkten uzak kalmayı tercih eden kişi için bağışlar. Kim Allah’a ortak oluşturursa, O’na büyük bir iftirada bulunmuş olur.” (Nisa, 48).
“Ey insanlar! Sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Birbirinizi tanıyasınız diye oymaklara ve boylara ayırdık. Allah katında en değerli olanınız, Allah’tan en çok çekinenizdir. Her şeyin iç yüzünü bilen Allah’tır.” (Hucurat, 13)
İslam ancak bir tek ve benzersiz ilaha ibadet etmeye davet ediyorken insanların birbirini köleleştirmesini emreder mi, akıl bunu kabul eder mi?
İslam Allah’a ortak koşmanın affedilmeyeceğini söylerken insanların birbirlerine kul olmalarını normal karşılar mı?
İslam’a göre insanlık sorumluluklar konusunda eşittir.
Bu din hiç fakirlerin, zenginlere, savaş esirlerinin de savaşı kazanan tarafa köle olmasını kabul eder mi? Elbette ki hayır. İnsanların birbirlerine köle olabileceği düşüncesi tevhid inancına ve bütün elçilerin davetine aykırıdır, muhaliftir.
“Bir insana Allah; Kitap, hikmet ve nebîlik verecek, o da tutup insanlara “Allah’tan önce bana kul olun!” diyecek! Buna hiç kimsenin hakkı yoktur. Onun diyeceği şudur: “Kitabı öğretmenize ve özümsemenize karşılık sadece Rabbinizden (sahibinizden) yana olun.” (Al-i İmran, 79)
Son nebi gelmeden önceki savaşlarda kölelik sistemi mevcuttu, elde edilen bütün esirler köleleştiriliyordu.
Ancak Kur’an bu anlayışı/köleleştirmeyi tamamen yasakladı ve esirlerin affedilerek ya da fidye karşılığında serbest bırakılmasını emretti.
“Ayetleri görmezlikten gelenlerle (kafirlerle) savaşta karşılaşınca boyun köklerini vurun. Onları etkisiz hale getirince sıkı güvenlik çemberine alın. Sonra karşılıksız ya da fidye alarak serbest bırakın ki savaşın ağırlığı kalmasın. Allah’ın tercihi farklı olsaydı onların hakkından kendisi gelirdi. Böyle olması, birinizi diğerinizle denemek içindir. Allah, kendi yolunda öldürülenlerin yaptıklarını karşılıksız bırakmaz.” (Muhammed, 4)
Kur’an savaş esirlerinin -kadın ya da erkek olsun fark etmez- himaye edilmesini, yemek yedirilmesini ve onlara güzel davranılmasını emreder.
“Çaresizleri, yetimleri ve esirleri, seve seve doyurmayı emreder. (Şöyle derler:) “Biz sizi, sırf Allah yüzümüze baksın diye doyuruyoruz. Yoksa sizden bir karşılık da, teşekkür de beklemiyoruz.” (İnsan, 8-9)
Allah’ın dininde köleleştirme yoktur. Ancak savaş esirlerine güzel muamele etmek ve onları serbest bırakmak vardır. Bu şekilde pek çok esirin kalbi kazanılmış oluyor. Ve şu ayetin hayata yansıması görülmüş oluyor :
“İyilikle kötülük bir olmaz; sen kötülüğü iyilikle karşıla. O zaman aranda düşmanlık olan kişinin can dostun olduğunu görürsün.” (Fussilet, 34)
Bu konu ile ilgili ayetlerin tamamında Kur’an’da önce var olan kölelik sistemine sosyal düzenlemeler getirilmiştir.
Kur’an kölelik sisteminin zararlarını hafifletip aşamalı olarak bitirmeyi amaçlamıştır. Ancak Kur’an köleliği asla onaylamamış, kaldırılması için emirler vermiştir.
Kur’an bazı günahlara kefaret olarak köle azad etmeyi emretmektedir.
“Bir müminin bir mümini öldürmeye hakkı yoktur; yanlışlıkla olursa başka. Kim bir mümini yanlışlıkla öldürürse, bir mümin esiri özgürleştirmesi ve öldürülenin ailesine ödenecek diyet vermesi gerekir; (öldürülenin velileri) bağışlarlarsa başka. Eğer öldürülen mümin, size düşman olan topluluktan ise mümin bir esiri özgürleştirmek gerekir. Eğer aranızda anlaşma olan bir topluluktan ise ailesine ödenecek diyet ve bir mümin esiri özgürleştirmesi gerekir. Kim bulamazsa art arda iki ay oruç tutar. Bu Allah tarafından dönüşünün (tevbesinin) kabulü içindir. Allah bilir, doğru kararlar verir.” (Nisa, 92).
“Ama o, sarp geçidi göze alamadı. Sarp geçit nedir, nereden bileceksin? (Öyleyse dinle!) O, boynu bükük olanı kurtarmaktır,” (Beled, 11-13).
İslam insanların birbirlerini köleleştirmesini asla kabul etmez. Bu bütün resullerin getirdiği tevhid mesajına aykırıdır.
Kim insanlar arasında köleleştirmeyi onaylıyorsa, onun Müslüman olması mümkün değildir.
Hisham Alabed