Soru: Bir “ol” demekle kâinatı var eden Allah kendi kitabını neden 23 senede tamamladı?
Cevap: İşte Kur’an’ın zenginliği de burada. Hayatın bütün safhalarını kucaklıyor. Kıyamete kadar cereyan edecek hadiseler insan üzerinden asri saadette Kur’an’da tablolaşıyor. Ve Kevni ayetlerin dışındaki vahyin çoğunluğu yaşanan hadiselere ışık tutuyor, sorunları çözüyor, itirazları ortadan kaldırıyor, dargınlıklara, savaşa, güzel ahlaka mugayir bütün davranışlara son veriyor. Yani insan üzerinden insana bir kitap veriliyor ama bu bütün ayrıntısına kadar Allah’ın kudretiyle oluyor. Kur’an’ı okuduğunuz zaman bu anlamda yüzlerce örnek görüyorsunuz. Allah birçok meselede etkili olması bakımından Yahudiler üzerinden bizlere yaşanmış örnekler veriyor. Şimdi diyeceksiniz ki; Kur’an insan yokken zaten var değil miydi? Böyle bir şey asla söz konusu olamaz. Bu düşünce Kur’an mesajına ve 23 yıllık tedrici nüzulüne saygısızlık olur. Kur’an’da ismi geçen inkârcı insanlar vardır. Öyle olsaydı onlar da Allah’a itiraz ederlerdi. Mesela Ebu Lehep “Ya Rab! Beni lanetleyen bir sure indirmişsin ve beni daha dünyaya gelmeden cehenneme koymuşsun, üstelik karımı da cehennem de odun kamalı yapmışsın, ben daha ne yapabilirim? Müslüman olsam o takdirde senin Kitabın inandırıcı olmazdı. Çünkü beni cehennemlik olarak yazmışsın” derdi. Bütün bu söylemler Kur’an’ı kutsallaştırmada ifrata kaçmanın sonuçlarıdır.
Cemal Külünkoğlu – http://www.cemalkulunkoglu.com