Anadolu İslâm kültürünün kodları, büyük oranda kadim İran dinleriyle soslanmış Şiilik ve Eski Türk inançlarına/mitolojisine dayanır.
Bu yorumun kaynağının başat belirleyicisi vahiy değil anonim halk inancıdır. Büyük oranda da İran kültürü hâkimdir.
Dikkat edin mollaların yerini bizde (Sünni gelenekte) bazı otoriteler alır. Her ne kadar dindeki konumları farklı gözükse de, mollalarla Sünni geleneğin din baronları arasında bir fark yoktur.
Örneğin Şiî gelenekteki 12 masum imam teorisine, cennetle müjdelenmiş “on masum sahabî” -bu sayı otuza kadar çıkarılır- yorumu devreye sokulmuş ve dengeleme yapılmıştır. Ancak böyle bir kapı açılınca ardından şeyh, derviş veya velîler de bu kategoriye dolaylı yoldan dahil edilmiştir.
Daha önceden de söylemiştim, biz İranlılar üzerinden İslâm’ı öğrendiğimiz için Şiîlik genetiğimize işlemiş, fakat farkında değiliz.
Örnek mi, acaba hangi “kökten sünni” Hz. Ali ile ilgili abartılı yorumları eleştirir. Değil eleştirmek, aksine yanına Ebû Bekir, Osman ve Ömer’i de ekleyerek yola devam etmiş ve fazilet yarışında dengeleme sağlamıştır.
Dolayısıyla güzel yurdumuzun şeyhler, dervişler, veliler, evliyalar cenneti olmasına şaşmamak gerekir. Bu gün dinî hayatın bir parçası haline getirilen dinî/mistik yorumu aslında tarihi/genetik kodlarımızda aramak gerekir.
Prof. Dr. İsrafil Balcı, 25.07.2017